Üye Girişi
0

Dikkatimiz Dağıldığında Beynimizde Neler Oluyor?

YKS, LGS, SAĞLIK 03.06.2025
Dikkatimiz Dağıldığında Beynimizde Neler Oluyor?
Dikkatimiz Dağıldığında Beynimizde Neler Oluyor?

Günümüzde birçok insan dikkatinin çabucak dağıldığından şikâyet eder hâle geldi. Bir ödeve ya da projeye başlamanın zorlaştığını, ya da başladıkları işleri sürdüremeyip tamamlayamadıklarını dile getiren çok sayıda kişi var çevremizde. Yeni bir enstrüman çalmaya büyük bir heyecanla başlayıp kısa süre sonra ilgisini kaybederek bırakan, sınıfta derse odaklansa da bir süre sonra dikkati dağılan, bir kalemin yere düşmesiyle bile dersten kopan, ilgisini çekmeyen bir konuyu dinlerken uykusu gelen insanlar hepimizin tanıdığı kişiler arasında olabilir. Bu tür durumlar zaman zaman herkesin başına gelebilir. Ancak bu davranışların sürekli hâle gelmesi, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) olarak bilinen bir psikiyatrik rahatsızlığın belirtisi olabilir.

Peki, bir kişi dikkatini toparlayamadığında, bir işe hevesle başlayıp yarım bıraktığında ya da sıkıcı bir durumda gözleri kapanmaya başladığında beyninde neler yaşanır?

Dikkat, zihnin “şu ana” odaklanmasını sağlar. Bir şeye dikkatimizi verdiğimizde, beynimizde görev odaklı ağ (TPN) olarak adlandırılan bir sistem devreye girer. Bu ağ etkin olduğunda kişi bilinçli şekilde yaptığı işe yoğunlaşır, görevini sürdürür ve yeni bilgiler öğrenir.

Ancak dikkatimiz dağıldığında ya da dinlenme modundayken, beynimizde varsayılan mod ağı (DMN) adı verilen başka bir sistem aktif hâle gelir. Bu ağ, zihnin otomatik pilotu gibi çalışır. DMN etkinleştiğinde kişi çevresindeki uyaranlardan uzaklaşır; zihin geçmiş anılarda ya da geleceğe dair planlarda gezinmeye başlar. Örneğin dersteyken akşam ne yiyeceğimizi düşünmeye başlarsak ya da önceki hafta yaşadığımız bir tartışmayı hatırlarsak, o an DMN devrededir.

Görev odaklı ağ ile varsayılan mod ağı arasındaki geçişi bir anahtara benzetebiliriz: Biri aktifleştiğinde diğeri devreden çıkar. Günlük yaşamda bu iki sistemin dengeli bir şekilde çalışması gereklidir. Örneğin araba kullanmayı ilk öğrendiğimizde, tüm dikkatimizi bu yeni beceriye veririz ve görev odaklı ağ aktiftir. Ancak deneyim kazandıkça bu görev otomatikleşir ve beyin varsayılan mod ağına geçer. Yani artık detaylara odaklanmadan da bu işi gerçekleştirebiliriz.

Bu gibi durumlarda DMN'nin devreye girmesi oldukça faydalıdır çünkü beynin gelen her uyarıyı detaylı şekilde işlemesi enerji açısından çok yorucu olurdu. Otomatik pilot sayesinde beyin enerjisini daha verimli kullanabilir.

Ancak dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu olan bireylerde, beyin genellikle otomatik pilot modundadır ve bu durum onların yaşam kalitesini ciddi biçimde etkiler. Bu kişiler çoğunlukla geçmiş yaşantıları ya da gelecek planları üzerine düşüncelere dalarlar. DEHB olan bir birey bir yazıyı okuyabilir fakat okuduğundan çok azını hatırlar, bir sunum sırasında uykusu gelebilir ya da karşısındaki kişiyle konuşurken gözleri dalabilir. Çoğu zaman çevresindekiler tarafından “Beni dinlemiyor musun?” ya da “Aklın nerede senin?” gibi eleştirilere maruz kalırlar. Ancak gerçek şu ki, onların zihinleri o anda çoktan başka bir yöne kaymış olabilir.